Hasta Ziyaretinde Hastaya Yapılan Dua Hakkında Bilgi

Hasta ziyaretinde hastaya yapılan dua;  hasta ziyareti dinimizce büyük öneme sahiptir. Bir hastayı hasta yatağında ziyaret eden Müslüman Allah katında sevap kazanır. Hastaları ziyaret etmek Peygamber efendimizin sünnetidir. Hasta ziyareti yapanlarla gökten rahmet yağacak, melekler ziyaret eden kul için Allah’a yalvaracaktır.  Hastayı ziyaret etmek hasta yatağında şifa bekleyenin gönlünü alacak, acılarını hafifletecektir. Hasta ziyareti mümini Allah rızasına ulaştıracak hallerden biridir.

Hasta Ziyaretinde Hastaya Yapılan Duanın Arapça Yazılışı

Hasta ziyaretinde Hastaya Yapılan Duanın Arapça yazılışı şöyledir;

1.كانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيهِ وَسَلَّم إذا دَخَلَ عَلَى مَريضٍ يَعودُهُ قال :

“لاَ بَأْسَ ،طَهُورٌ إِنْ شَاءَ اللهُ”

(البُخَارِيُّ‏)

2. ” مَا مِنْ عَبْدٍ مُسْلِمٍ يَعُودُ مَرِيضَاً لَمْ يَحْضُرْ أجَلُهُ فَيَقولُ سَبْعَ مَرَّاتٍ :

“أَسْأَلُ اللهَ الْعَظِيمَ رَبَّ الْعَرْشِ الْعَظِيمِ أَنْ يَشْفِيَكَ”

إلا عُوفِي ”

Hasta Ziyaretinde Hastaya Yapılan Duanın Türkçe Anlamı

Hasta ziyaretinde Hastaya yapılan duanın Türkçe anlamı ise şöyledir;

  1. Sabret! İnşeallah bir şey yoktur ve bu hastalık senin günahlarını temizler.
  2. Yüce arşın Rabbi olan Azamet sahibi Allah’tan sana şifa vermesini dilerim

Hasta Ziyaretinde Hastaya Yapılan Dua İle İlgili Peygamber Efendimizin Hadisleri

Hasta ziyaretinde hastaya yapılan dua ile ilgili Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur;

‘’Allahümme Rabben nas. Müzhibel be’si. İşfe enteş’ Şafi. La Şafiye illa ente. Şifaen la yüğadiru segamen. ‘’ anlamı ise;

Ey insanların Rabbi olan Allah’ım! Hastalıkları gider ve şifa ver. Sen şifa verensin. Senden başka şifa veren kimse yoktur. Hiç hastalık kalmayacak şekilde şifa ihsan eyle.

Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kim bir hastayı akşam vakti ziyaret ederse onunla mutlaka yetmişbin melek çıkar ve sabaha kadar onun için istiğfarda bulunur, Ona cennette bir bahçe hazırlanır. Kim de hastaya sabahleyin giderse, onunla birlikte yetmişbin melek çıkar, akşam oluncaya kadar ona istiğfarda bulunur, Ona cennette bir bahçe hazırlanır.”

Resulullah (sav) buyurdular ki: “Hasta ziyaretinde bulunan kimse, ziyaretten dönünceye kadar cennet meyveleri arasındadır.”

“Hastaları ziyaret ediniz, cenazeleri kabirlere kadar ugurlayınız (bu) size Ahireti hatırlatır.” “Kim bir hastayı ziyaret ederse, Allah’ın rahmetine dalmış olur.”

Hasta Ziyaretinde Hastaya Yapılan Dua İle İlgili Rivayetler

Hasta ziyaretinde hastaya yapılan dua ile ilgili bazı rivayetler şöyledir;

Rasûlullah bir müslüman hastayı ziyaret etmiş, ona şöyle dua etmeyi öğretmiştir. “Allahümme atina fıddünya haseneten ve fıl ahireti haseneten ve kına azabennar. Allah’ım. Bize dünyada türlü türlü iyilik ver, ahirette de sayıya hesaba gelmez iyilik ver ve bizi cehennem azabından koru” (el-Bakara, 2/201; Tirmizî, Daavât, 112).

Hz. Âişe’nin nakline göre ailesinden hasta olan birine şöyle dua ederdi: “Ey insanların Rabbi olan Allah’ım! Bu ızdırabı gider. Şifayı veren sensin, senden başka kimse şifa veremez” (Tirmizî, Cenâiz, 4; Ebû Dâvud, Tıb, 17). Yine o şöyle buyurmuştur: “Vücudunun ağrıyan yerine elini koy ve üç defa Bismillah dedikten sonra yedi kere şöyle de; ” Hissettiğim hastalığın zararından ve tehlikesinden Allah’ın yüceliğine ve kudretine sığınırım” (Tirmizî Tıb, 32; Hanbel, I, 239).

Eğer hasta, ölüm hastası ümitsizse, ona kelime-i tevhîd telkin edilir (Buhârî, İsti’zân, 29). Hasta yanında daima hayır konuşulur. Ban rivayetlere göre Yasin ve Ra’d suresi okunur.

Rasûlullah şöyle buyurmuştur: “Kendisine isabet eden bir zarardan dolayı sizden biriniz ölümü istemesin. Eğer mutlaka istiyorsa şöyle desin: Allah’ım. Benim için hayat hayırlı ise bana hayat ver, ölüm hayırlı ise beni öldür” (Buhârî, VII, 157)

Hasta Ziyaretinde Hastaya Yapılan Dua Dinle

Kadınların Düğünde Oynaması Günah Mıdır?

Kadınların düğünde oynaması günah mıdır konusunu İslam alimlerine göre düğün ortamını değerlendirmişler ve günah olduğu ve olmadığı durumlar vardır.

Çalgılı Düğüne Gitmek Günah Mı?

Çalgılı düğüne gitmek günah mı konusunda din adamları Hz. Muhammed’in düğünlerde def çalınmasını yasak etmediğini söyler. Def bir çalgı aletidir. Yani düğünlerde çalgı çalınması günah değildir. Çalgılı bir düğüne Hz. Muhammed ve eşi Hz. Ayşe gitmiştir. Bu nedenle çalgılı bir düğüne gitmek günah değildir. İlgili hadis şöyledir: “Nikahı ilan edin, onu mescidlerde kıyın ve üzerine def çalın, haramla helali ayıran fark def ve sestir.” Def o zamanların çalgı aletidir. Bu çalgı hadisi günümüzdeki her tür çalgı aletleri için de geçerlidir.

Kadın Erkek Karışık Düğün Günah Mı?

Kadın erkek karışık düğün günah mı konusunda düğün mevlütlü ise günah değildir. Ama çalgılı düğünde kişiler pistte boy gösterip oynayacaklarından kadın erkek karışık düğün uygun değildir. Kadının erkeği, erkeğin kadını oynarken izlemesi günah olduğundan uygun değildir. Eğer düğünde bir sanatçı gelip şarkı söylerse ve kimse oynamazsa uygundur.

Düğünlerde Kadın Erkek Karışık Oynamak

Düğünlerde kadın erkek karışık oynamak günahtır. Kadın ve erkek bölümü birbirini görmeyecek şekilde ayrılırsa kadınlar kendi arasında, erkekler de kendi arasında oynayabilir, günah değildir.

Düğünde Oynamak Abdesti Bozar Mı?

Düğünde oynamak abdesti bozar mı sorusunun cevabı abdesti bozan haller oluşmamışsa abdest bozulmaz. Yani oynama ile abdest bozulmaz. Ama oynarken kişinin ayağının bir yere çarpması ve kanaması gerçekleşirse abdest bozulur. Bu kişinin oynadığı için değil vücudu kanadığı için abdesti bozulur. Normal zamanda abdesti bozan haller gerçekleşirse abdest bozulur. Oynamaya özgü bir abdest kuralı yoktur.

İntikam Almak Günah Mıdır?

İntikam almak, insanların geçmişte yaşadıkları bir olayın neticesinde bir başkasından kötülük görmesi ve bu kötülüğe karşılık olarak da kendisinden öç almak istemesi ya da bu kötülüğün acısını çıkarmayı istemesi olarak tanımlanabilmektedir. Kur’an’da Dünya düzeni için, her bireyin güzel ahlaka sahip olması sonucunca çeşitli nimetlerle ödüllendirileceği gibi kötü ve hain düşüncelere sahip olan davranışları sonucunca cezalandırılacağı belirtilmiştir. Kötü bir davranış olan intikam almak da Allah (c.c.)’ın sevmediği davranışlardandır.

Düşmandan İntikam Almak Günah Mı?

Yıllar boyu Dünya üzerinde birçok savaş yapılmıştır. Farklı nedenlerden dolayı ortaya çıkan bu savaşlar, kimi zaman intikam almak amacı ile de çıkarılmıştır. Bir savaşın sonrasında düşmandan intikam almak, insanlara oldukça tatlı bir duygu olarak gelmektedir. Ancak Allah (c.c)’ın gösterdiği yol doğrultusunda başka bir insana zarar vermek, doğru bir düşünce değildir.

Haksızlığa Uğrandığında İntikam Alınır Mı?

Kimi zaman insanların haksızlığa uğradığı durumlarda öç alma isteği oluşabilmektedir. Bu gibi durumlarda istisnai bir hadise olarak nitelendirilmesine karşın, insanların öç almak için hesaplar yapması pek de hoş karşılanmamaktadır. Haksızlığa uğrandığında intikam almak ile ilgili ayet ise şu şekildedir:

“(Savaşta) inkâr edenlerle karşılaştığınız zaman boyunlarını vurun. Nihayet onları çökertip etkisiz hale getirdiğinizde bağı sıkı bağlayın (sağ kalanlarını esir alın). Artık bundan sonra (esirleri) ya karşılıksız ya da fidye karşılığı salıverin. Savaş sona erinceye kadar hüküm budur. Eğer Allah dileseydi onlardan öç alırdı. Fakat sizi birbirinizle denemek için böyle yapıyor. Allah yolunda öldürülenlere gelince, Allah onların amellerini asla boşa çıkarmayacaktır.” – Muhammed Suresi, 47/4.

İntikamın İslam’daki Yeri

İslam dini, güzelliklerin ve hoşgörü dini olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle İslam’a göre intikam almak, çok da hoş görülen bir hadise değildir. Bunun yerine affedici olmak daha büyük bir öneme sahiptir. Ayrıca intikam alma hesabında olan kişilerin, intikamın en hayırlısının Allah (c.c)’tan geldiğini unutmamasıdır.

“Onlar bizi bu şekilde öfkelendirince biz de onlardan öç aldık, hepsini suda boğduk.” – Zuhruf Suresi, 43/55.

İntikam Alma Hastalığından Kurtulmak

İnsanların uğradıkları haksızlıklar karşısında, intikam alma duygusundan kurtulabilmesi için ilk olarak ahirette her şeyin hesabının sorulacağını unutmaması gerekmektedir. Sonrasında ise intikamını, intikam alanların en hayırlısı olan Allah (c.c)’a bırakması ve Allah (c.c)’ın adaletine güvenmesi, bu duygudan uzaklaşmasına yardımcı olmaktadır.

Kedi Beslemek Günah Mıdır?

Sokakta gördüğümüz hayvanlara üzülüyoruz, onları evimize almak istiyoruz. Fakat bazı kimseler evde hayvan beslemenin günah olduğunu söylemesi aklımızı karıştırıyor. Kedi beslemek günah mı sorusuna cevap vereceğiz.

Kedinin gezdiği yerlerde namaz kılınır.

Kedi pis değildir, eğer dışkısını rahatça evin dışına yapabileceği bir alan varsa rahatlıkla beslenir. Tüyleri döküleceği için endişe duyanlar varsa eğer, bu günah değildir. Eğer kedinize tuvaletini yapabileceği bir kum torbası alırsanız, daha rahat edersiniz.

Kedi beslemek caizdir. 

Evinde kedi beslemek isteyen kişilerin merakı genelde evde kedi beslemek caiz mi oluyor. Dinimiz buna çok güzel cevap verir. Peygamber efendimiz kedi beslemenin günah olmadığını ve onların bizlere ihtiyacı olduğunu duyurmuştur ve bizzat kendiside beslemiştir.

Hz. Muhammed kedi dostuydu.

Peygamberimiz kedileri çok sever ve onları dostu gibi görürdü. Bir rivayete göre kedisi, sedirde  oturan peygamberimizin kıyafetinin üstünde uyuyakalmış. Peygamberimiz kediyi uyandırmamış ve kıyafetinin ucunu kesip öyle kalkmıştır. Kedi beslemek günah mı diye soranlara peygamberimiz böylece çok güzel bir cevap vermiştir. Yine başka bir rivayete göre kedilerin su içtiği kaptan abdest aldığını gören birisi peygamberimize; o sudan kedi içti demiş, peygamber efendimizin cevabı; onlar en temiz ağıza sahiptirler demiştir.

Kedi sevgisi imandandır. 

Birçok kişinin kedi beslemek bereket getirir dediğini duymuşsunuzdur. Kedinin olduğu eve hareket ve bereket gelir. Aynı zamanda kedi beslemek sünnet olduğu gibi, besleyen aileyede merhameti aşılar. Eğer evde küçük çocuklarınız varsa onlara hayvan sevgisini öğretmiş ve merhamet duygusunu beslemiş olacaksınız.

İslam, hayvanları seven bir dindir. 

Dinimiz, insanlara olduğu kadar hayvanlarada hoşgörülü ve merhametli olmamız gerektiğini söyler. Onlar bu dünyada bize emanet canlılardır, onları korumalıyız. Hz. Peygamber der ki; ‘merhamet edene Allah’da merhamet eder, siz yerdekilere merhamet edin ki, gökteki size merhamet etsin’ diye bizlere buyurmuştur.

İçki Satan Bir Yerde Çalışmak Günah Mı?

İçki satan bir yerde çalışmak günah mı sorusu birçok kişiyi ilgilendiriyor. Din alimlerinin görüşlerine göre içki satan bir yerde çalışmak günahtır.

İçki Satılan Markette Çalışmak Günah Mı?

İçki satılan markette çalışmak günah mı konusu markette içki reyonu dışındaki reyonlarda çalışanlarca merak edilmektedir. Din adamlarınca bizzat içki satışında çalışmayıp, diğer reyonlarında çalışmak bile günahtır, çünkü marketin sahibi içki satışından da gelir elde etmektedir ve çalışanlar bu kişiye çalışmaktadır. İslam hassasiyet gerektiren bir dindir. Hiç içki satmayan marketlerde çalışmak doğrudur.

Efes Pilsende Çalışmak Günah Mı?

Efes pilsende çalışmak günah mı konusunda din adamları günah olduğunu söyler ve bu fetvayı şu hadise dayanarak verirler: “Allah’ın Resulü içki sebebiyle on kişiyi lanetlemiştir: Onu yapan, yaptıran, içen, taşıyan, kendisi için taşıtan, sakilik yapan, satan, parasını yiyen, satın alan ve kendisi için satın alınan kimseler.” (Hz. Enes’ten rivayettir.)

Barda Çalışmak Günah Mı?

Barda çalışmak günah mı konusunu genellikle barda içki taşımayan, içmeyen kişiler merak eder. Temizlikçi, aşçı, elektrikçi, güvenlik personeli, vale gibi. Din adamlarının ortak görüşüne göre günahtır. Nisa suresi 139,140. ayetlerde: “Allah size kitapta daha önce de bildirmişti ki, ayetlerinin inkar edildiğini ya da alaya alındığını duyduğunuzda, bunu yapanlar bir başka söze geçinceye kadar onlarla oturmayın. Yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Allah münafıkları da kafirleri de hepsini birden cehennemde toplayacak.” geçer. İçkinin olduğu bir ortamda Allah’ın ayetleriyle alay edildiğinden barda çalışmak günahtır, münafıklık alametidir.

İçkili Ortamda Bulunmak Günah Mı?

İçkili ortamda bulunmak günah mı konusunu içki içmeyen ama ortamda bulunanlar merak eder. Din adamlarının ortak fikri günahtır.

Islık Çalmak Günah Mı?

Islık çalmak günah mı konusunda din adamlarının görüşü zaruriyet olmadıkça günahtır. Zaruriyet yani zorunlu olunan hallerde ıslık çalınabilir. Örneğin; bir sınava yetişmek için kaçan otobüsün arkasından ıslık çalmak gibi.

Gece Islık Çalmak

Gece Islık çalmak günah,  nereden doğduğu bilinmemekle beraber dinen hükmü hangi delile dayandığı açıktır. Enfal suresi 35. ayette ıslık çalmaktan bahseder. “Onların (müşriklerin) Beytullah’taki duaları, ıslık çalmaktan ve el çırpmaktan (alkışlamaktan) başka bir şey değildir. (Ey müşrikler) Devam ettiğiniz o küfrünüzden dolayı, artık tadın azabı!” Islık çalmanın günah olmasının sebebi müşriklerin Kabe etrafında dönerek bu şekilde (ıslıkla ve alkışla) hareket etmeleridir.

Gece Islık Çalmak
Gece ve gündüz ıslık çalmak günah mı?

Islık Çalmak Şeytan Çağırır Mı?

Anneanne, babaanne ve dedelerimiz ıslık çalmak şeytan çağırır kızım, oğlum diye söylüyorlar. Bu sözün doğruluğu konusunda din alimleri sözün aslının “Islık çalmak şeytandandır.” olduğunu belirtirler. Yani şeytandan gelen bir tavsiyedir anlamındadır. Söz aslında ıslıkla şeytan çağrılabildiği anlamı taşımamaktadır.

Zılgıt Çalmak Günah Mıdır?

Cemiyetlerde zılgıt çalmak günah mıdır konusunda çalınan yer ve zamana göre günah olabilir ya da olmayabilir. Düğünlerde kadınlar arasında kadının, erkekler arasında erkeğin zılgıt çalmasında bir sakınca yoktur. Yine ıslık gibi zorunluluk hallerinde çalınmasında bir mahsur yoktur. Ama sürekli her yerde ve zamanda zılgıt çalmak hoş değildir ve günahtır. Kişi zılgıt çalmakla çevredekilerin dikkatini kendi üzerine çeker.

Sürekli Islık Çalmak

Sürekli ıslık çalmak, kötü bir alışkanlıktır. İslam dini tevazu dinidir. Islık ise etraftakilerin bakışlarının çalanın üzerinde toplanmasına neden olur. Islık çalmayı sürekli ve her yerde yapan kişi günah işlemektedir. Yalnız mesleğinin gereği ıslığa ihtiyacı olan ve çalan kişi günah işlemez. Bu kişiler çobanlar, ya da avcılardır. El çırpmak da yine sadece zorunluluk durumlarında ve düğünlerde ve kutlamalarda kullanılabilir.

Rüyada Davet Görmek

Rüyada davet görmek moral bozan ve kişinin canını sıkan sözler işiteceğine delalet eder. Ayrıca yaptığı iyiliklerin de karşılık bulmayacağına ve tamamen psikolojik olarak kendisini zor günlerin beklediğini göstermektedir.

Rüyada Davet Almak

Rüyada davet almak kişinin çevresindeki insanlar tarafından ağır sözlerle incitileceği ve bundan ötürü hatta kişinin gözyaşı dökeceği anlamına gelmektedir. Öte yandan rüyasında davet almış kişinin üzüntülü ve tamamen mutsuz kendi dünyasına çekilmiş dönemlerle de karşı karşıya kalacağı anlamı çıkmaktadır.

Rüyada Davet Vermek

Rüyada davet vermek nefsin peşinden sürüklenmenin bir sonucu olarak kişinin günah keçisi haline geleceğine işaret eder. Ayrıca Allah tarafından da hor görülmüş lanetlenmiş bir kul seviyesine düşülerek toplumca dışlanacak kötü yollara gidileceği anlamına geliyor.

Rüyada Davet Yemeği Görmek

Rüyada davet yemeği görmek ise diğer rüyaların aksine hayra yorumlanır. Tamamen iyilik yapmak amacıyla seyahatlere çıkılacağı ve onca gariban kimselerin dualarıyla Allah tarafından size esenlik ve güvenin sağlanacağına işaret ediyor.

Rüyada Bir Yere Davet Edilmek

Rüyada bir yere davet edilmek uğursuzluk olarak yorumlanır. Kişinin özgüvenini kaybettiğini ve bunu yeniden kazanması için kendisinin belli bir süreye ihtiyacının olduğunu göstermektedir. Öte yandan rüyasında davet edildiğini gören kimsenin her bakımdan şanssız günlerin de kendisini beklediği eğer bu kişi ticaret hayatında ise işlerinin eskisinden daha kötü hale geleceğine de yorumlanmaktadır.

Rüyada Düğün Davetiyesi Görmek

Rüyada düğün davetiyesi görmek ise yine diğer rüyaların tamamen aksine hayırlı bir şekilde tabir edilmektedir. Kuşkusuz rüyasında düğün davetiyesi gören kişi çok saygın bir makama erecek ve çevresi tarafından oldukça saygı duyulan kimselerden biri haline gelecektir. Öbür yandan yine söz konusu kişinin toplumda hemen hemen herkes tarafından sevildiğine ve muhabbetinin de bal şeker olduğuna delalet etmektedir.

Tüm bu özellikler dikkate alındığı zaman rüyada düğün davetiyesi görmenin diğer davet türleri gibi uğursuzluk ve şanssızlık getirmeyeceği bilakis kişinin bahtını açan ve kişinin makam sahibi olacak konuma yükseleceği bir rüya tabiri olarak İslam alimleri tarafından yorumlanır. Maddi açıdan da zenginlik demektir.

Göz Ağrısı İçin Okunacak Dua

Her derdin devası şüphesiz ki yüce yaradan Rabbimizdedir ve her ağrı, dert ve sıkıntı için mutlaka dua etmeliyiz.

Göz Ağrısı İçin Okunacak Dua Nedir?

Göz ağrısı çekenlerin her türlü göz hastalığı ve ağrısı için Tahrim süresi sekizinci Ayet-i Kerime ile birlikte “Ya nûru yâ Basîru. Yâ nûru yâ Basirû] diyen ve sonra 15 defada [Yâ Rabbi kavvi basarî. Allahümme eşfi enteş-şâfî” duasını okuması gerekmektedir.

Göz Ağrısı İçin Okunacak Duanın Okunuşu

Göz ağrısı için okunacak duanın okunuşu, “Yâ eyyuhâllezîne âmenû tûbû ilâllâhi tevbeten nasûhan, asâ rabbukum en yukeffira ankum seyyiâtikum ve yudhilekum cennâtin tecrî min tahtihâl enhâru, yevme lâ yuhzîllâhun nebiyye vellezîne âmenû meahu, nûruhum yes’â beyne eydîhim ve bi eymânihim yekûlûne rabbenâ etmim lenâ nûranâ vagfir lenâ, inneke alâ kulli şey’in kadîr(kadîrun).” Şeklindedir.

Göz Ağrısı İçin Okunacak Duanın Arapça Yazılışı

Göz ağrısı için okunacak duanın Arapça yazılışı, “يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا تُوبُوا إِلَى اللَّهِ تَوْبَةً نَّصُوحًا عَسَى رَبُّكُمْ أَن يُكَفِّرَ عَنكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ وَيُدْخِلَكُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ يَوْمَ لَا يُخْزِي اللَّهُ النَّبِيَّ وَالَّذِينَ آمَنُوا مَعَهُ

نُورُهُمْ يَسْعَى بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِمْ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَتْمِمْ لَنَا نُورَنَا وَاغْفِرْ لَنَا إِنَّكَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ” Şeklindedir.

Göz Ağrısı İçin Okunacak Duanın Fazileti

Göz ağrısı için okunacak duanın fazileti ise, “Ey iman edenler! Allah’a içtenlikle tövbe edin. Umulur ki, Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter, peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların nurları önlerinden ve sağlarından aydınlatır, gider. “Ey Rabbimiz! Nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter” anlamına gelmektedir.

Göz Ağrısı İçin Okunacak Dua Dinle

Göz ağrısı için okunacak dua dinlemek için

Hapşırınca Okunacak Dua Hakkında Bilgi

Allah (c.c.) tüm varlıkları yaratırken, hepsine farklı özellikler vermiştir. İnsanlar ve hayvanları yaratırken ise onları hapşırma özelliği ile yaratmıştır. İnsana akıl da veren Allah (c.c.) vermiş olduğu hapşırma özelliği ile hem şükretmemizi, hem de birbirimize duacı olabilmemiz için bir vesile etmiştir. Hapşırma esnasında vücuttaki fonksiyonların bozulması ve kalbin durması ile tekrar çalışması gözlenmiştir. Bu da Allah (c.c.)’ın, kullarının kendisini hatırlamasını ve Ona şükretmesini, aynı zamanda da Mü’minlerin birbirine duacı olmasına vesile olmasını sağladığı bir lütuftur. Peki, hapşırınca ne yapmalıyız?

Günümüzde hapşıran kişilere genellikle “Çok yaşa” demekteyiz. Karşılık olarak ise “Sen de gör” cümlesini almaktayız. Bu konuda Peygamber Efendimiz’in birçok hadisi bulunmaktadır. Bir hadis-i şerifinde ise “Aksırmak (hapşırmak) Allah’tan, esnemek şeytandandır.” buyurmuştur. Hapşıran kişinin bu nedenle “Elhamdülillah” demesi sünnettir.

Yine Peygamber Efendimiz (S.a.v.) bir diğer hadisinde ise “Allah Âdem’i yaratıp içine ruhu oturttuğu zaman Âdem (a.s.) aksırdı ve Allah’ın izni ile Rabbine hamd ederek ‘Elhamdülillah’ dedi.” buyurmuştur.

Ebu Hureyre (r.a.) hazretlerinden gelen bir rivayete göre ise Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkının 5 olduğunu belirtmiştir. Bunlar ise sırasıyla; Selam verilince almak, hastaya ziyarette bulunmak, cenazeye katılmak, davet edenin davetine icabet etmek ve aksıran (hapşıran) kimseye ‘’Yerhamukullah’’ demektir.

Hapşırınca Okunacak Duanın Okunuşu

Hapşırınca okunacak duanın okunuşu hapşıran kişi tarafından şu şekildedir:

“Elhamdülillah ala külli hal.”

Çevresinden duyan bir kişi ise:

“Yerhamükellah” demelidir.

Hapşıran kişi de tekrar:

“Yehdina ve yehdikumullah” der.

Hapşırınca Okunacak Duanın Arapça Yazılışı

Hapşırınca okunacak duanın Arapça yazılışı hapşıran kişi tarafından:

اَلْحَمْدُ لِلّ

Çevresinden duyan kişi:

يَرْحَمُكَ اللّهُ

Hapşıran kişi de tekrar:

يَهْدِينَا وَ يَهْدِيكُمُ اللّهُ

Hapşırınca Okunacak Duanın Fazileti

Hapşırınca okunacak duanın fazileti hapşıran kişi için:

(Allah’ım her halimize hamd olsun.)

Çevresinden duyan Mü’min için:

(Allah seni esirgesin.)

Ve aksıran kişi için:

(Allah bizi de sizi de doğruya ulaştırsın.) şeklindedir.

Hapşırınca Okunacak Dua Dinle

Kâbus Veya Kötü Rüya Görenin Yapması Gereken Dua Hakkında Bilgi

Kâbus veya kötü rüya görenin yapması gereken dua öncelikle şeytanın şerrinden Allah’a sığınmaktır. Hadislerde ve kuranda yer aldığı üzere kötü rüya gören kişinin uyanınca ters tarafına dönmesiyle rüyalarında tersine döneceği umulmaktadır. Rüyaların hayrı için dua olarak uyanınca istiazede bulunur, yani “eûzü billâhi mine’ş-şeytânirracîm bismillâhirrahmânirrahîm” der. Korkulu rüya görmemek için okunan dua hadislerde görüldüğü üzere şu şekildedir; “Rüya Allah’tan dır Hulm (sıkıntılı rüya) şeytandandır Öyle ise, sizden biri, hoşuna gitmeyen kötü bir rüya (hulm) görecek olursa sol tarafına tükürsün ve ondan Allah’a istiaze etsin (sığınsın) (Böyle yaparsa şeytan) kendisine asla zarar edemiyecektir” Kaynak: Buhari, Tıbb 39, Bed’ü’l-Halk 11, Ta’bir3, 4, 10, 14, 46; Müslim, Rüya 5, (2262); Muvatta, 1, (2, 95

Kâbus Veya Kötü Rüya Görenin Yapması Gereken Duanın Okunuşu

Kâbus veya kötü rüya görenin yapması gereken duanın okunuşu şöyledir;

1-“Allâhümme innâ neûzü bike min ameli’ş-şeytani ve seyyiâti’l-ahkâm.”

2- “Eûzü bi-kelimatillâhi’t-tâmmati min gadabihî ve şerri ibadihi ve min hemezati’ş-şeyâtîne ve en yahdurûn..”

Kâbus Veya Kötü Rüya Görenin Yapması Gereken Duanın Türkçe Anlamı

Kabus veya kötü rüya görenin yapması gereken duanın Türkçe anlamı şöyledir;

1- “Allah’ım, şeytanın şerrinden ve rüyanın kötüsünden sana sığınırız.”

2- “Allah’ın tam olan kelimeleri ile gazabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve şeytanların hazır bulunmasından Allah’a sığınırım.

Kâbus Veya Kötü Rüya Görenin Yapması Gereken Dua Hakkında rivayet ve Hadisler

Kâbus veya kötü rüya görenin yapması gereken dua hakkında rivayet  ve hadisler şöyledir;

Hazreti Cabir (RadıyellâhuAnh)’dan rivayetle, Allah Rasulü (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:”Sizden biri hoşlanmadığı bir rüya görürse üç kere sol tarafına tükürsün. üç kere de şeytânın şerrinden Allah’a sığınsın. Sonra da Fetih suresinin şu ayetlerini okusun:

Le kad sadakallâhü rasûlehür ru’yâ bil hakki le tedhu lünnel mescidel harâme in şâellâhü âminine muhallikiy. ne ruûseküm ve mukassırine İâ tehâfûne fe alime mâ lem ta’lemû fe ceale min dûni zâlike fethan karîbâ

“Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz gün içinde başlarmızı tıraş etmiş ne kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram’a gireceksiniz. Allah sizin bilmediği- nizi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.”(Fetih suresi, ayet: 27-29)

Sahih bir hadiste İmam Muhammed Bakır (a.s) şöyle buyurmuştur: “Her kim uykuda korkarsa, uyumadan önce “Nas, Felak ve Ayet-el Kursi” yi okusun.”

Başka bir rivayette şöyle nakledilmiştir: “Korkuya karşı gece on defa bu duayı okusun: “Euzu bikelimatillahi min ğezebihi ve min igabihi ve min şerri ibadihi ve min hemezat-iş şeyatine ve en yehzurun.” Sonra Ayet-el Kursi’yi okusun ve ardından şunu okusun: “İz yuğeşşikum-un nuasu emeneten minhu ve ce’elna nevmekum subaten.”