Rüyada kırık ayna görmek, rüyaya muhatap olan kişinin gerçekleştirmek için uğraştığı düşlerine, önüne çıkan bir takım engellerden dolayı ulaşamayacağına, ancak yılmadan çabalamaya devam ederse bir süre sonra başarabileceğine işaret eder. Görülen rüyadaki ayna bir duvara asılı şekilde ise, kişinin önüne çıkan engelleri kaldırabilmesi için uzun süre çabalayacağına; gördüğü ayna hem kırık hem de yerde duruyorsa, kişinin kederleneceği bazı olaylar olacağına yorulur. Rüyadaki ayna tam kırılma anında görülüyorsa, kişinin çalışma yaşamında bazı problemlerin ortaya çıkacağına ve bunun sonucunda da parasal olarak sıkıntıya gireceğine delalet eder.
Rüyada Ayna Görmek
Rüyada ayna görmek, tabircilerin farklı manalarda yorumladığı rüyalardan birisidir. Rüya sahibi aynaya baktığında alımlı ve hoş bir görüntü ile karşılaşıyorsa, bahtının açılarak güzel günlere adım atacağına; kişi aynaya bakınca kendisini harap ve bakımsız bir halde görüyorsa, hayata dair isteklerinin şimdilik gerçekleşemeyeceğine delalet eder. Ayrıca rüya sahibinin aynaya bakınca yansımasını görüyorsa yakın zamanda güzel günlere ulaşacağına işarettir.
Rüyada Çatlamış Ayna Görmek
Rüyada çatlamış ayna görmek, kişinin yakın bir zamanda başına bazı musibetlerin geleceğine işaret olarak yorumlanır. Çevresinde kendisinin iyiliğini ve ilerlemesini engellemek isteyen bir takım düşmanların ortaya çıkacağına işaret eder. Özellikle bu düşmanları ile çalışma yaşamında karşılaşacak olan rüya sahibi, sözü edilen düşmanları ile yaşadığı problemlere çözüm getiremezse, mesleki anlamda sıkıntıya girebileceğine işaret eder.
Rüyada Eski Aynanın Kırılması
Rüyada eski aynanın kırılması, kişinin üzerinde dolaşan kötü gözlerin kalkacağına işaret eder. Bununla birlikte kişiye düşmanlık besleyerek kötülük etmek isteyenlerin amaçlarını gerçekleştiremeyeceklerine yorulur. Rüya sahibinin, yakınlarından ve çevresindeki arkadaşlarından sakladığı bir takım sırlarının olduğu, bunu uzun süredir gizlemesine rağmen yakın zamanda söylememesi gereken kişilerle paylaştığı ve sonucunda da özellikle hane halkıyla arasının bozulacağına delalet eder. Bu rüya ile ilgili tabircilerin getirdiği bir başka yorum ise, eski aynanın kırılması kişide var olan ümitsizliğin sona ermesine ve hayata daha dair daha güzel bir bakış açısı kazanmasına işaret olduğudur.
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Umreye gidenleri uğurlama duası kutsal topraklara yolculuk yapacak kişilerin ardından okunan dualardır. Bu dualar sayesinde uğurladığınız sevdiklerinizin hem Allah’ın esenliğiyle mübarek beldelere adım atması hem de hakkıyla nasiplenmesi mümkün olabilmektedir. Bunun için umreye gidenlerin ardından okunacak faziletli dualar bulunmaktadır.
Umreye Gidenleri Uğurlama Duasının Okunuşu
Umreye gidenleri uğurlama duası okunuşu şu şekildedir:
Bismillâhirrâhmanirrâhim
Yâ ilahel âlemin ve yâ erhamerrâhimîn. Elhamdü lillahi rabbil âlemin. Ves salat u vesselâmu âlâ Rasulinâ Muhammediv ve âlâ âlihî ve sahbihî ecmain. Ve lillahi alen nâsi hıccul beytî menistetaâ ileyhi sebilâ…
Umreye Gidenleri Uğurlama Duasının Arapça Yazılışı
Umreye gidenleri uğurlama duası arapça yazılışı ise şu şekildedir:
بسم الله الرحمن الرحيم وَ لِلّأَهِ عَلَ نّأسِ حِِجُُّ لْبَيْتِ مَنِ سْتَطأَعَ اِلَيْهِ سَبِىِ لَأَ…
صَدَ قَ للّهُ لْعَظِىمُ
Umreye Gidenleri Uğurlama Duasının Türkçe Anlamı
Umreye gidenleri uğurlama duası türkçe anlamı ise şu şekildedir:
“Şeytandan Allah’a sığınırım. Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adıyla.
Ey Rabbimiz! Yalnızca sana şükreder ve yalnızca senden merhamet dileriz. Ve yine yalnız sana ibadet eder ve yalnız sana kulluk ederiz. Bizleri kendine kul, habibin Muhammed Mustafa’ya ümmet eyle. Kararmış kalplerimizi Kur’an nuruyla aydınlat. Senin rızana ermek için çıktığımız hac yolculuğunda mübarek beldeleri görmeyi nasip eyle. Âmin.
Umreye Gidenleri Uğurlama Duasının Fazileti
Umreye gidenleri uğurlama duası fazileti ile mübarek beldeleri, peygamberimiz efendimizin kabristanını ziyaret ederek maneviyatınızı derinleştirmenin huzurunu yaşayacak ve böylece yeniden memleketinize maneviyatınızın derinleşmiş olmasıyla yeniden gelebileceksiniz. Bu da umreye gidenleri uğurlamak için Müslümanların yapmaları gereken dualardan birisidir. Allah herkese o kutsal beldeleri görmeye nasip eylesin.
Umreye Gidenleri Uğurlama Duası Dinle
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Rüyada sütlü tatlı görmek; kişinin gelecek günlerinin çok güzel olacağına ve daha önce hayal ettiklerine kavuşacağına, çok mutlu olacağına işarettir. Rüya sahibinin üzerindeki ağırlık hissinden kurtulacağı, iç huzura kavuşacağı anlamına gelir. Rüyada sütlü muhallebi yemek; kişinin üzerindeki sorumlulukların büyük bir kısmından kurtulacağına, bakmakla yükümlü olduğu bireylerin sayısının evlilik, iş bulma gibi hayırlı sebeplerle azalacağına işarettir.
Rüyada Sütlü Tatlı Yediğini Görmek
Rüyada sütlü tatlı yediğini görmek; rüya sahibinin çevresinden ve ailesinden kaynaklı acıların son bulacağına ve rüyayı gören kişinin de o kişilerin durumu düzeldiği için mutlu olacağına işarettir. Rüyada tatlı görmek ama yememek; kişinin çevresinde gelişen iyi olaylardan ötürü pek mutlu olmadığını anlatır. Rüyada sütlü tatlı görmek ile şerbetli tatlı görmek arasında farklar vardır. Sütlü tatlılar genellikle hayallerle ve sağlıkla ilgili iyi haberlerin müjdecisidir. Şerbetli tatlılar ise kişinin geliriyle ilgili artışın habercisidir.
Rüyada Sütlü Tatlı Yapmak
Rüyada sütlü tatlı yapmak; rüya sahibinin uzun süredir kendine ve sevdiklerine yeterince vakit ayırmadığı, çok yoğun çalıştığı ama bu duruma kısa süre sonra bir dinlenme ile ara vereceği anlaşılır. Kişinin sevdikleriyle beraber çok yakında huzur bulmak için tatile çıkacağını müjdeler. Rüyada birinin sana tatlı vermesi, rüya sahibinin sıkıcı hayatının sevdiği bir kişinin sürprizi ile renkleneceği anlaşılır. Rüyada sütlü tatlı görmek ve bu tatlıyı sevdiklerine ikram etmek; kişinin en yakın zamanda herkesi mutlu edecek bir karar alacağına ve bu kararın olumlu bir sonuca ulaşacağına işaret eder.
Rüyada Sütlü Tatlı Görmenin Psikolojik Yorumu
Rüyada sütlü tatlı görmenin psikolojik yorumu; rüya sahibinin son günlerde karşı cinste birinden aşırı etkilendiği hatta bu kişiyle ilgili mutlu hayaller kurduğunun belirtisidir. Rüyada sütlü tatlı görmek; kişinin aniden yaşadığı aşırı sevincin sonucudur. Örneğin; uzun zamandır yalnız olan birinin aşık olması ya da yıllardır işsiz olan birinin bir işe girip çalışması gibi. Nadiren de olsa sıkı diyet yapan kişilerde açlık sendromu belirtisi olarak her yemek gibi sütlü tatlılar da görülebilir.
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Rüyada siyah elbise görmek, rüyaya muhatap olan kişinin ölçüp tartmadan bazı işlere girişeceğine ve sonunda hüsrana uğrayacağına işaret etmektedir. Özellikle iş hayatında hızlı ve kolay yükselebilmek için doğru olmayan adımlar atarak bir takım işlere girişeceğine ve bu durumda da istediğine ulaşamayarak üzülüp mutsuz olacağına delalet eder.
Rüyada Siyah Renk Görmek
Rüyada siyah renk görmek, maddi anlamda büyük bir refaha erecek olan kişinin, bunun sonucunda mevkisinin artacağına ve de zenginlik içinde bir yaşam süreceğine delalet eder. Büyük bir zenginliğe ulaşacak olan kişinin, aynı zamanda karakterini de koruyarak insanlar arasında sevilen ve saygı duyulan bir birey olacağına yorulur.
Rüyada Siyah Elbise Hediye Almak
Rüyada siyah elbise hediye almak, tabircilerin, özellikle çalışma hayatında hayırlı işlere vesile olacağı yönünde yorum bildirdikleri bir durumdur. Rüyayı gören kişinin kudret ve hakimiyet sahibi olacağı bir işe başlayacağına ve de başladığı bu işten hem büyük gelirler kazanacağına hem de pek çok kişi tarafından tanınacağına delalet eder.
Rüyada Siyah Elbise Giymek
Rüyada siyah elbise giymek, özellikle iş yaşamında kişinin yüksek mevkilere gelerek ilerleyeceğine, önüne çıkan problemleri ortadan kaldırarak bulunduğu konumun en tepesine yerleşeceğine ve bu sayede mutlu bir hayat yaşayacağına işaret edilmektedir.
Rüyada Siyah Elbise Giyip Çıkarmak
Rüyada siyah elbise giyip çıkarmak, pek hayırlı işlere yorulan bir durum değildir. Rüyaya muhatap olan kişi üzerine siyah renkli elbise giyip çıkarıyorsa mevcut işlerinin bozularak bir takım problemler yaşayacağına, gelirinin azalarak sıkıntıya düşeceğine, böylelikle de üzüleceğine işaret eder.
Rüyada Siyah Elbise Diktirmek
Rüyada siyah elbise diktirmek, muhatap olan kişinin kendi uğraşları ve çabalarıyla yüksek yerlere geleceğine delalet eder. Kişinin elinde bulunan olanaklar yetersiz olmasına rağmen, çevresindeki kimseden destek almadan kendi başına çok önemli noktalara geleceğine, ancak bunun gerçekleşmesi için sebat ederek yılmadan çalışması gerektiğine işaret etmektedir.
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Rüyada güneş tutulması görmek; rüya sahibini derinden etkileyen birinin ölümüne işarettir. Ya da çok yakında uçsuz bucaksız bir mirasa konulacağının müjdesidir.
Rüyada Güneş Görmek
Rüyada güneş görmek; rüya sahibinin işi dolayısıyla büyük bir devlet yetkilisiyle görüşeceğini ya da kişinin sözü geçen biriyle evleneceğini haber verir. Güneşi gördükten sonra rüyada güneş tutulması görmek; rüya sahibinin yaşadığı çevrede sözü geçen birinin zamanla ününü ve gücünü kaybedeceğine işarettir.
Rüyada Güneşin Battığını Görmek
Rüyada güneşin battığını görmek genellikle büyük ve kötü bir olayın habercisidir. Rüya sahibinin aile büyüklerinden birinin vefat edebileceği anlaşılır. Güneşin batmasından önce rüyada güneş tutulması görmek; aile büyüklerinden birinin hastalanacağına ve bu hastalıktan büyük ihtimalle kurtulamayacağına ya da büyük hasarla kurtulacağına işarettir.
Rüyada Güneşin Doğması
Rüyada güneşin doğması; rüya sahibinin uzun süredir içinde bulunduğu karanlık ve kötü günlerden kurtulacağına, ferahlamaya işarettir. Güneşin doğması çok hayırlı bir olayın gerçekleşeceğine ve rüya sahibiyle çevresindekilerin bu hayırlı olayla çok mutlu olacakları anlamına gelir.
Rüyada Güneşi Sırtladığını Görmek
Rüyada güneşi sırtladığını görmek; kişinin herkese faydalı olacak birine destek olduğunu ve destek olunan kişinin hayırlı bir yol tutacağı anlamına gelir.
Rüyada Güneş Gözlüğü Görmek
Rüyada güneş gözlüğü görmek; kişinin ortada olan gerçeklerden kaçtığını ve hayata umutsuzca baktığını anlatır. Güneş gözlüklüyken rüyada güneş tutulması görmek; kişinin civarda sözü geçen birinden aşırı çekindiğini gösterir.
Rüyada Güneşi Kucakladığını Görmek
Rüyada güneşi kucakladığını görmek; kişinin devletle ilgili büyük bir makama erişeceğine işarettir. Kucakladıktan sonra güneş tutulması neye işarettir diye düşünülürse rüya sahibinin sözü geçen biriyle iş yapmaya başladıktan sonra o kişinin gücünün kaybolmasına, işlerin kötü gitmesine işarettir.
Rüyada Güneşle Konuşmak
Rüyada güneşle konuşmak; kişinin bir iş için yetkili bir makamla görüşmesi gerekeceği anlamındadır. Rüyada ay tutulması görmek ve bu sırada ağlamak; suçsuz bir kişiye iftira atılacağının habercisidir.
Güneşin Tekrar Doğduğunu Görmek
Güneşin tekrar doğduğunu görmek; kötü bir olayın etkisinden hemen kurtulacağına, bir müjdeli haber alacağına işarettir.
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Dua, Allahü Teâlâ ile iletişim aracımızdır. Üzüldüğümüzde ya da sevindiğimizde ellerimizi açıp dua etmek, Allah’ın kullarının onu düşündüğünü göstermesinin bir yoludur. Dua etmek her yerde yapılabilen bir fiildir ve ihtiyaçtır. Yüce rabbimiz karşılığını vermeyeceği bir şeyi bize ihtiyaç duygusu olarak lütfetmezdi.
Gök gürültüsü, insanları korkutan ve ürperten bir doğa olayıdır. Bu durumda iken her zaman olduğu gibi Yüce Rabbimize sığınırız. Korkularımızı, sevinçlilerimizi hep O’nun varlığı ile yaşarız. Rad, Arapçada gök gürültüsü anlamına gelir. Allahü Teâlâ, bu doğa olayını mühim olmasından dolayı Ra’d Suresinde “ korku ve umut“ olarak buyurur. Bunun nedeni bir rivayete göre gök gürültüsünden sonra yağan yağmurun etkileridir. Yani rahmet yağdığı zaman bereketlenecek toprakların ya da sel, toprak kayması gibi felaketlerin habercisidir.
Gecenin karanlığında etrafımıza nurlar yağdıran, sesi ile kulaklarımızı yırtan Allalü Teâlâ’nın korkusunu içimizde tekrar hatırlatan bu doğa olayı sırasında yüce rabbimize dua etmeliyiz. O’nun ne kadar kudretli ve büyük olduğunu her daim hatırlayıp dualarımızı O’ndan esirgememeliyiz.
Gemiye binerken okunacak dua gemi yolculuklarınız boyunca sizi Allah’ın izni ve inayetiyle koruyacak olan hafaza melekleriyle her türlü belalardan, kaza ve felaketlerden korunmanızı sağlar. Bunun için geminin batması veya kaza yapması durumlarına karşı siz de çok faziletli olan bu duayı kesinlikle ihmal etmemelisiniz.
Gemiye Binerken Okunacak Duanın Okunuşu
Gemiye binerken okunacak dua okunuşu şu şekildedir:
Bismillâhirrâhmanirrâhim.
Ve kâlerkebû fihâ bismillahi mecrâhâ ve mursahâ inne rabbî le gafurun râhim.
Gemiye Binerken Okunacak Duanın Arapça Yazılışı
Gemiye binerken okunacak dua arapça yazılışı ise şu şekildedir:
Gemiye binerken okunacak dua türkçe anlamı şöyledir:
Esirgeyen ve bağışlayan Allah’ın adıyla.
Yüzüp gitmesini sağlayan ve durup durmasını emreden yüce Allah ne büyüktür. Şüphesiz Rabbim esirgeyendir, bağışlayandır. Gökler ve denizler O’nun kudreti altında dönüp durmaktadır. Allah, o (kafirlerin) şirk koştuklarından tamamen uzaktır.
Gemiye Binerken Okunacak Duanın Fazileti
Gemiye binerken okunacak dua fazileti saymakla bitmez. Hud ve Zümer surelerini okuyarak siz de Allahû Tealanın rahmetine sığınarak gemi yolculuklarınızda esenle ilerleyebilirsiniz. Bunun yanında kaza ve belaların deffi için de gemiye bindiğiniz zaman mutlaka bu duaları okumanız gerekiyor. Böylece Allah’ın Rahim ve Gafur olduğunun bilinciyle sizler de esenle yolculuklarınızı hem güvenli hem de hafaza meleklerinin koruyuculuğu altında son derece huzurlu ve de sükûnetli bir şekilde gerçekleştirme imkanı bulacaksınız.
Gemiye Binerken Okunacak Duası Dinle
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Taha Suresi, ‘El- Kelam’ suresi olarak da bilinmektedir. Adını ‘Ta-Ha’ harflerinden alan sure 135 ayetten oluşmaktadır. Mekke’de indirilmiştir.
Rivayetlere göre; Hz. Ömer Müslüman olmasına vesile olan sure olarak bilinmektedir. Peygam ber Efendimize zarar vermek amacıyla yola çıkan Hz. Ömer kız kardeşinin evine uğrar ve kardeşi ile eniştesinin Kur’an-ı Kerim okuduğunu duyar. Önce onlarla tartışsa da sonrasında kalbi yumuşar ve onların okuduğu şeyi sorar, ardından alıp ayetleri okumaya başlar. Okuduğu şeylerden çok etkilenir ve Peygamber Efendimiz’in yanına giderek Müslüman olur.
Bu surede, Yüce Yaradan’ın gönderdiği peygamberlere bir takım mucizeler verdiğini, ancak Allah’a imanın insanın kalbinde gerçekleşecek bir olay olduğundan doğru yola girmeyenlerin bunlara yine de inanmayacaklarından bahseder. Kişinin dünya hayatındaki yanlışlarından tam ölüm anında pişman olarak tövbe etmesinin ona fayda vermeyeceğine de değinilir.
Taha Suresinin Okunuşu
Taha suresinin okunuşu şöyledir;
Bismillahirrahmanirrahim.
1. Taha
2. Ma enzelna aleykel kur’ane li teşka
3. İlla tezkiratel limey yahşa
4. Tenziylem mimmen halekal erda ves semavatil ula
5. Errahmanu alel arşisteva
6. Lehu ma fis semavati ve ma fil erdî ve ma beynehuma ve ma tahtes sera
7. Ve in techer bil kavli fe innehu ya’lemus sirra ve ahfa
8. Allahu la ilahe illa hu lehul esmaul husna
9. Ve hel etake hadiysu musa
10. İz raa naran fe kale li ehlihimkusu innî anestu naral leallî atîkum minha bi kabesin ev ecidu alen nari huda
11. Felemma etaha nudiye ya musa
12. İnnî ene rabbuke fahla’ na’leyk inneke bil vadil mukaddesi tuva
13. Ve enahtertuke festemî’ lima yuha
14. İnnenî enallahu la ilahe illa ene fa’budnî ve ekîmîs salate li zikrî
15. İnnes saate atiyetun ekadu uhfîha li tucza kullu nefsim bi ma tes’a
16. Fe la yesuddenneke anha mel la yu’minu biha vettebea hevahu fe terda
17. Ve ma tilke bi yemînike ya musa
18. Kale hiye asay etevekkeu aleyha ve ehuşşu biha ala ğanemî ve liye fîha mearibu uhra
19. Kale elkîha ya musa
20. Fe elkaha fe iza hiye hayyetun tes’a
21. Kale huzha ve la tehaf se nuîyduha sîratehel ula
22. Vadmun yedeke ila cenahîke tahruc beydae min ğayri suin ayeten uhra
23. Li nuriyeke min ayatinel kubra
24. İzheb ila fir’avne innehu tağa
25. Kale rabbişrah lî sadrî
26. Ve yessir lî emrî
27. Vahlul ukdetem mil lisanî
28. Yefkahu kavlî
29. Vec’al li vezîram min ehlî
30. Harune ehîy
31. uşdud bihî ezrî
32. Ve eşrikhu fî emrî
33. Key nusebbihake kesîra
34. Ve nezkurake kesîra
35. İnneke kunte bina besîyra
36. Kale kad utiyte su’leke ya musa
37. Ve lekad menenna aleyke merraten uhra
38. İz evhayna ila ummike ma yuha
39. Enîkzi fîhi fit tabuti fakzi fîhi fil yemmi fel yulkîhil yemnu bis sahîli ye’huzhu aduvvul lî ve aduvvul leh ve elkaytu aleyke mehabbetem minnî ve li tusnea ala aynî
40. İz temşî uhtuke fe raca’nake ila ummike key tekarra aynuha ve la tahzen ve katelte nefsen fe necceynake minel ğammi ve fetennake futunen fe lebiste sinîne fî ehli medyene summe ci’te ala kaderiy ya musa
41. Vastana’tuke li nefsî
42. İzheb ente ve ehuke bi ayatî ve la teniya fî zikrî
43. İzheba ila fir’avne innehu tağa
44. Fe kula lehu kevlel leyyinel leallehu yetezekkeru ev yahşa
45. Kala rabbena innena nehafu ey yefruta aleyna ev ey yatğa
46. Kale la tehafa innenî meakuma esmeu ve era
47. Fe’tiyahu fe kula inna rasula rabbike fe ersel meana benî israîle ve la tuazzibhum kad ci’nake bi ayetim mir rabbik vesselamu ala menittebeal huda
48. İnna kad uhîye ileyna ennel azabe ala men kezzebe ve tevella
49. Kale fe mer rabbukuma ya musa
50. Kale rabbunellezî a’ta kulle şey’in halkahu summe heda
51. Kale fema balul kurunil ula
52. Kale îlmuha înde rabbî fî kitab la yedîllu rabbî ve la yensa
53. Ellezî ceale lekumul erda mehdev ve selek lekum fîha subulev ve enzele mines semai maa fe ahracna bihî ezvacem min nebatin şetta
54. Kulu ver’av en’amekum inne fî zalike le ayatil li ulin nuha
55. Minha halaknakum ve fîha nuîydukum ve minha nuhricukum taraten uhra
56. Ve lekad eraynahu ayatina kulleha fe kezzebe ve eba
57. Kale ec’tena li tuhricena min erdîna bi sîhrike ya musa
58. Fe le ne’tiyenneke bi sîhrim mislihî fec’al beynena ve belneke mev’îdel la nuhlifuhu nahnu ve la ente mekanen suva
59. Kale mev’îdukum yevmuz zînet ve ey yuhşeran nasu duha
60. Fe tevella fir’avnu fe cemea keydehu summe eta
61. Kale lehum musa veylekum la tefteru alellahi keziben fe yushîtekum bi azab ve kad habe meniftera
62. Fe tenazeu emrahum beynehum ve eserrun necva
63. Kalu in hazani le sahîrani yurîdani ey yuhricakum min erdîkum bi sîhrihima ve yezheba bi tarîkatikumul musla
64. Fe ecmiu keydekum summe’tu saffa ve kad eflehal yevme menista’la
65. Kalu ya musa imma en tulkîye ve imma en nekune evvele men elka
66. Kale bel elku fe iza hîbaluhum ve îsîyyuhum yuhayyehu ileyhi min sîhrihim enneha tes’a
67. Fe evcese fî nefsihî hîyfetem musa
68. Kulna la tehaf inneke entel a’la
69. Ve elkî ma fî yemînike telkaf ma saneu innema saneu keydu sahîr ve la yuflihus sahîru haysu eta
70. Fe ulkîyes seharatu succeden kalu amenna bi rabbi harune ve musa
71. Kale amentum lehu kable en azene lekum innehu le kebîrukumullezî allemekumus sîhr fe le ukattîanne eydiyekum ve erculekum min hîlafiv ve le usallibennekum fî cuzuîn nahli ve le ta’lemunne eyyuna eşeddu azabev ve ebka
72. Kalu len nu’sirake ala ma caena minel beyyinati vellazî fetarana fakdî ma ente kad innema takdîy hazihil hayated dunya
73. İnna amenna bi rabbina li yağfira lena hatayana ve ma ekrahtena aleyhi mines sîhr vallahu hayruv ve ebka
74. İnnehu mey ye’ti rabbehu murimen fe inne lehu cehennem la yemutu fîha ve la yahya
75. Ve mey ye’tihî mu’minen kad amiles salihati fe ulaike lehumud deracatul ula
76. Cennatu adnin tecrî min tahtihel enharu halidîne fîha ve zalyike cezau men tezekka
77. Ve lekad evhayna ila musa en esri bi îbadî fadrib lehum tarîkan fil bahri yebesa la tehafu derakev ve la tahşa
78. Fe etbeahum fir’avnu bi cunudihî fe ğaşiyehum minel yemmi ma ğaşiyehum
79. Ve edalle fir’avnu kavmehu ve ma heda
80. Ya benî israîle kad enceynakum min aduvvikum ve vaadnakum canibet turil eymene ve nezzelna aleykumul menne ves selva
81. Kulu min tayyibati ma razaknnakum ve la tatğav fîhi fe yehîlle aleykum ğadabî ve mey yahlil aleyhi ğadabî fe kad heva
82. Ve innî le ğaffarul limen tabe ve amene ve amile salihan summehteda
83. Ve am a’celek an kavmike ya musa
84. Kale hum ulai ala eserî ve aciltu ileyke rabbi li terda
85. Kale fe inna kad fetenna kavmeke mim ba’dike ve edallehumus samiriyy
86. Fe racea musa ila kavmihî ğadbane esifa kale ya kavmi elem yeîdkum rabbukum va’den hasena e fe tale aleykumul ahdu em eradtum ey yehîlle aleykum ğadabum mir rabbikum fe ahleftum mev’îdî
87. Kalu ma ahlefna mev’îdeke bi melkina velakinna hummilna evzaram min zînetil kavmi fe kazefnaha fe kezalike elkas samiriyy
88. Fe ahrace lehum îclen cesedel lehu huvarun fe kalu haza ilahukum ve ilahu musa fe nesiy
89. E fe la yeravne ella yarciu ileyhim kavlev ve la yemliku lehum darrav ve la nef’a
90. Ve le kad kale lehum harunu min kablu ya kavmi innema futintum bih ve inne rabbekumur rahmanu fettebiuni ve etîy’u emrî
91. Kalu len nebreha aleyhi akifîne hatta yarcia ileyna musa
92. Kale ya harunu ma meneake iz raeytehum dallu
93. Ella tettebian e fe esayte emri
94. Kale yebneumme la te’huz bi lîhyetî ve la bi ra’si innî haşîtu en tekule ferrakte beyne benî israîle ve lem terkub kavlî
95. Kale fe ma hatbuke ya samiriyy
96. Kale besurtu bi ma lem yebsuru bihî fe kabadtu kabdatem min eserir rasuli fe nebeztuha ve kezalike sevvelet lî nefsî
97. Kale fezheb fe inne leke fil hayati en tekule la misase ve inne leke mev’îdel len tuhlefeh venzur ila ilahikellezî zalte aleyhi akifale nuharrîkannehu summe le nensifennehu fil yemmi nesfa
98. İnnema ilahukumullahullezî la ilahe illa hu vesia kulle şey’in îlma
99. Kezalike nekussu aleyke min embai ma kad sebak ve kad ateynake mil ledunna zikra
100. Men a’rada anhu fe innehu yahmilu yevmel kîyameti vizra
101. Halidîne fîh ve sae lehum yevmel kîyameti hîmla
102. Yevme yunfehu fis suri ve nahşurul mucrimîne yevmeizin zurka
103. Yetehafetune beynehum il lebistum illa aşra
104. Nahnu a’lemu bima yekulune iz yekulu emseluhum tarîkaten il lebistum illa yevma
105. Ve yes’eluneke anil cibali fe kul yensifuha rabbî nesfa
106. Fe yezeruha kaan safsafa
107. La tera fîha îvecev ve la emta
108. Yevmeiziy yettebiuned daîye la îvece leh ve haşeatil asvatu lir rahmani fe la tesmeu illa hemsa
109. Yevmeizil la tenfeuş şefaatu illa men ezine lehur rahmanu ve radîye lehu kavla
110. Ya’lemu ma beyne eydîhim ve ma halfehum ve la yuhîytune bihî îlma
111. Ve anetil vucuhu lil hayyil kayyum ve kad habe men hamele zulma
112. Ve mey ya’mel mines salihuti ve huve mu’minun fe la yehafu zulmev ve la hadma
113. Ve kezalike enzelnahu kur’anen arabiyyev ve sarrafna fîhi minel veîydi leallehum yettekune ev yuhdisu lehum zikra
114. Fe teallellahul melikul hakk ve la ta’cel bil kur’ani min kabli ey yukda ileyke vahyuhu ve kur rabbi zidnî îlma
115. Ve lekad ahîdna ila ademe min kablu fe nesiye ve lem necid lehu azma
116. Ve iz kulna lil melaiketiscudu li ademe fe secedu illa iblîs eba
117. Fe kulna ya ademu inne haza aduvvul leke ve li zevcike fe la yuhricennekuma minel cenneti fe teşka
118. İnne leke ella tecua fîha ve la ta’ra
119. Ve enneke la tazmeu fîha ve la tadha
120. Fe vesvese ileyhiş şeytanu kale ya ademu hel edulluke ala şeceratil huldi ve mulkil la yebla
121. Fe ekela minha fe bedet lehuma sev’atuhuma ve tafika yahsîfani aleyhima miv verakîl cenneti ve asa ademu rabbehu fe ğava
122. Summectebahu rabbuhu fe tabe aleyhi ve heda
123. Kelehbita minha cemîam ba’dukum li ba’dîn aduvv fe imma ye’tiyennekum minnî huden fe menittebea hudaye fe la yedîllu ve la yeşka
124. Ve men a’rada an zikrî fe innel lehu meîyşeten dankev ve nahşuruhu yevmel kîyameti a’ma
125. Kale rabbi lime haşertenî a’ma ve kad kuntu besîyra
126. Kale kezalike etetke ayatuna fe nesîteha ve kezalikel yevme tunsa
127. Ve kezalike neczî men esrafe ve lem yu’mim bi ayati rabbih ve le azabul ahîrati eşeddu ve ebka
128. E fe lem yehdi lehum kem ehleknu kablehum minel kuruni yemşune fî mesakinihim inne fî zalike le ayatil li ulin nuha
129. Velev la kelimetun sebekat mir rabbike le kane lizamev ve ecelum musemma
130. Fasbir ala ma yekulune ve sebbîh bi hamdi rabbike kable tuluîş şemsi ve kable ğurubiha ve min anail leyli fe sebbîh ve atrafen nehari lealleke terda
131. Ve la temuddenne aynelke ila ma metta’na bihî ezvacem minhum zehratel hayatid dunya li neftinehum fîh ve rizku rabbike hayrun ve beka
132. Ve’mur ehleke bis salati vastabir aleyha la nes’eluke rizka nahnu nerzukuk vel akîbetu lit takva
133. Ve kalu lev la ye’tiyna bi ayetim mir rabbih e ve lem te’tihim beyyinetu ma fis suhufil ula
134. Ve lev enna ehleknahum bi azabim min kablihî le kalu rabbena lev la erselte ileyna rasulen fe nettebia ayatike min kabli en nezille ve nahza
135. Kul kullum muterabbisun fe terabbesu fe se ta’lemune men ashabus sîratîs seviyyi ve menihteda
2. ayet: Biz sana bu Kur’an’ı güçlük çekmen için indirmedik,
3. ayet: ‘İçi titreyerek korku duyanlara’ ancak öğütle-hatırlatma (olsun diye indirdik).
4. ayet: Yeri ve yüksek gökleri yaratan tarafından bir indirmedir.
5. ayet: Rahman (olan Allah) arşa istiva etmiştir.
6. ayet: Göklerde, yerde, bu ikisinin arasında ve nemli toprağın altında olanların tümü O’nundur.
7. ayet: Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.
8. ayet: Allah; O’ndan başka İlah yoktur. En güzel isimler O’nundur.
9. ayet: Sana Musa’nın haberi geldi mi?
10. ayet: Hani bir ateş görmüştü de, ailesine şöyle demişti: “Durun, bir ateş gördüm; umulur ki size ondan bir kor getiririm veya ateşin yanında bir yol-gösterici bulurum.”
11. ayet: Nitekim ona gidince, kendisine seslenildi: “Ey Musa.”
12. ayet: “Gerçekten Ben, Ben senin Rabbinim. Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın.”
13. ayet: “Ben seni seçmiş bulunuyorum; bundan böyle vahyolunanı dinle.”
14. ayet: “Gerçekten Ben, Ben Allah’ım, Benden başka İlah yoktur; şu halde Bana ibadet et ve Beni zikretmek için dosdoğru namaz kıl.”
15. ayet: “Şüphesiz, kıyamet-saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onun (koşup haberini) neredeyse gizleyeceğim.”
16. ayet: “Öyleyse, ona inanmayıp kendi hevasına uyan, sakın seni ondan alıkoymasın; sonra yıkıma uğrarsın.”
17. ayet: “Sağ elindeki nedir ey Musa?”
18. ayet: Dedi ki: “O, benim asamdır; ona dayanmakta, onunla davarlarım için ağaçlardan yaprak düşürmekteyim, onda benim için daha başka yararlar da var.”
19. ayet: Dedi ki: “Onu at, ey Musa.”
20. ayet: Böylece, onu attı; (bir de ne görsün) o hemen hızla koşan (kocaman) bir yılan (oluvermiş).
21. ayet: Dedi ki: “Onu al ve korkma, Biz onu ilk durumuna çevireceğiz.”
22. ayet: “Elini koltuğuna sok, bir hastalık olmadan, başka bir mucize (ayet) olarak bembeyaz bir durumda çıksın.”
23. ayet: “Öyle ki, sana büyük mucizelerimizden (birini) göstermiş olalım.”
24. ayet: “Firavun’a git, çünkü o azmış bulunuyor.”
25. ayet: Dedi ki: “Rabbim, benim göğsümü aç.”
26. ayet: “Bana işimi kolaylaştır.”
27. ayet: “Dilimden düğümü çöz;”
28. ayet: “Ki söyleyeceklerimi kavrasınlar.”
29. ayet: “Ailemden bana bir yardımcı kıl,”
30. ayet: “Kardeşim Harun’u”
31. ayet: “Onunla arkamı kuvvetlendir.”
32. ayet: “Onu işimde ortak kıl,”
33. ayet: “Böylece Seni çok tesbih edelim.”
34. ayet: “Ve Seni çok zikredelim.”
35. ayet: “Şüphesiz Sen bizi görüyorsun.”
36. ayet: (Allah) Dedi ki: “Ey Musa istediğin sana verilmiştir.”
37. ayet: “Andolsun, Biz sana bir defa daha lütufta bulunmuştuk.”
38. ayet: “Hani, annene vahyolunan şeyi vahyetmiştik, (şöyle ki:)”
39. ayet: “Onu sandığın içine koy, suya bırak, böylece su onu sahile bıraksın; onu Benim de düşmanım, onun da düşmanı olan biri alacaktır. Gözümün önünde yetiştirilmen için, Kendim’den sana bir sevgi yönelttim.”
40. ayet: “Hani kız kardeşin gezinip; “Onu(n bakımını) üstlenecek birini size haber vereyim mi?” demekteydi. Böylece, seni annene geri çevirmiş olduk ki, gözü aydın olsun ve hüzne kapılmasın. Sen bir insan öldürmüştün de, Biz seni tasadan kurtarmış ve seni ‘esaslı bir denemeden geçirip-denemiştik.’ Medyen halkı arasında da yıllarca kalmıştın, sonra bir kader üzerine (buraya) geldin ey Musa.”
41. ayet: “Seni Kendim için seçtim.”
42. ayet: “Sen ve kardeşin ayetlerimle gidin ve Beni zikretmede gevşek davranmayın.
43. ayet: “İkiniz Firavun’a gidin, çünkü o, azmış bulunuyor.”
44. ayet: “Ona yumuşak söz söyleyin, umulur ki öğüt alıp-düşünür veya içi titrer-korkar.”
45. ayet: Dediler ki: “Rabbimiz, gerçekten, onun bize karşı ‘taşkın bir tutum takınmasından’ ya da ‘azgın davranmasından’ korkuyoruz.”
46. ayet: Dedi ki: “Korkmayın, çünkü Ben sizinle birlikteyim; işitiyorum ve görüyorum.”
47. ayet: “Haydi ona gidin de deyin ki: Biz senin Rabbinin elçileriyiz, İsrailoğulları’nı bizimle birlikte gönder ve onlara (artık) azap verme. Sana Rabbinden bir ayetle geldik. Selam, hidayete tabi olanların üzerine olsun.”
48. ayet: “Gerçekten bize vahyolundu ki: Doğrusu azap, yalanlayan ve yüz çevirenlerin üstünedir.”
49. ayet: (Ona gidip aynı şeyleri tekrarladıklarında, Firavun onlara) Dedi ki: “Sizin Rabbiniz kim ey Musa?”
50. ayet: Dedi ki: “Bizim Rabbimiz, herşeye yaratılışını veren, sonra doğru yolunu gösterendir.”
52. ayet: Dedi ki: “Bunun bilgisi Rabbimin Katında bir kitaptadır. Benim Rabbim şaşırmaz ve unutmaz.”
53. ayet: “Ki (Rabbim), yeryüzünü sizin için bir beşik kıldı, onda sizin için yollar döşedi ve gökten su indirdi; böylelikle bununla her tür bitkiden çiftler çıkardık.”
54. ayet: “Yiyin ve hayvanlarınızı otlatın. Şüphesiz, bunda sağduyu sahipleri için elbette ayetler vardır.
55. ayet: Sizi ondan yarattık, ona geri vereceğiz ve sizi bir kere daha ondan çıkaracağız.
56. ayet: Andolsun, Biz ona ayetlerimizin tümünü gösterdik; fakat o, yalanladı ve ayak diretti.
57. ayet: Dedi ki: “Ey Musa, sen bizi sihrinle yurdumuzdan sürüp çıkarmaya mı gelmiş bulunuyorsun?”
58. ayet: “Madem böyle, biz de sana buna benzer bir sihirle geleceğiz; şimdi sen, bir ‘buluşma zamanı ve yeri’ tespit et, bizim de, senin de karşı olamayacağımız açık, geniş bir yer olsun” dedi.
59. ayet: (Musa) Dedi ki: “Buluşma zamanımız, (ülkenin ulusal) bayram günü ve insanların toplanacağı kuşluk vakti (olsun).”
60. ayet: Böylelikle Firavun arkasını dönüp gitti, hileli düzenini (yürütecek büyücüleri) biraraya getirdi, sonra geldi.
61. ayet: Musa onlara dedi ki: “Size yazıklar olsun, Allah’a karşı yalan düzüp uydurmayın, sonra bir azap ile kökünüzü kurutur. Yalan düzüp uyduran gerçekten yok olup gitmiştir.”
62. ayet: Bunun üzerine, kendi aralarında durumlarını tartışmaya başladılar ve gizli konuşmalara geçtiler.
63. ayet: Dediler ki: “Bunlar herhalde iki sihirbazdır, sizi sihirleriyle yurdunuzdan sürüp-çıkarmak ve örnek olarak tutturduğunuz yolunuzu (dininizi) yok etmek istemektedirler.”
64. ayet: “Bundan ötürü, tuzaklarınızı biraraya getirin, sonra gruplar halinde gelin; bugün üstünlük sağlayan, gerçekten kurtuluşu bulmuştur.”
65. ayet: “Ey Musa” dediler. Ya sen (asanı) at veya önce biz atalım.”
66. ayet: Dedi ki: “Hayır, siz atın.” Sonra hemen (ne görsün), sihirlerinden dolayı, onların ipleri ve asaları kendisine gerçekten koşuyormuş gibi göründü.
67. ayet: Musa, bu yüzden kendi içinde bir tür korku duymaya başladı.
68. ayet: “Korkma” dedik. “Muhakkak sen üstün geleceksin.”
69. ayet: “Sağ elindekini atıver, onların yaptıklarını yutacaktır; çünkü onların yaptıkları yalnızca bir büyücü hilesidir. Büyücü ise nereye varsa kurtulamaz.”
70. ayet: Bunun üzerine büyücüler, secdeye kapandılar: “Harun’un ve Musa’nın Rabbine iman ettik” dediler.
71. ayet: (Firavun) Dedi ki: “Ben size izin vermeden önce ona inandınız öyle mi? Şüphesiz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız.”
72. ayet: Dediler ki: “Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla ‘tercih edip-seçmeyiz.” Neyde hükmünü yürütebileceksen, durmaksızın hükmünü yürüt; sen, yalnızca bu dünya hayatında hükmünü yürütebilirsin.”
73. ayet: “Gerçekten biz Rabbimiz’e iman ettik; günahlarımızı ve sihir dolayısıyla bizi kendisine karşı zorlayarak-sürüklediğin (suçumuzu) bağışlasın. Allah, daha hayırlıdır ve daha süreklidir.”
74. ayet: “Gerçek şu ki, kim Rabbine suçlu-günahkar olarak gelirse, hiç şüphe yok, onun için cehennem vardır. Onun içinde ise, ne ölebilir, ne dirilebilir.”
75. ayet: “Kim O’na iman edip salih amellerde bulunarak O’na gelirse, işte onlar, onlar için de yüksek dereceler vardır.”
76. ayet: “İçlerinde ebedi kalacakları altından ırmaklar akan Adn cennetleri de (onlarındır). Ve işte bu, arınmış olanın karşılığıdır.”
77. ayet: Andolsun, Biz Musa’ya vahyetmiştik: “Kullarımı geceleyin yürüyüşe geçir, onlara denizde kuru bir yol aç, yetişilmekten korkmadan ve endişeye kapılmadan.”
78. ayet: Firavun ise, ordularıyla peşlerine düştü; sulardan onları kaplayıveren kaplayıverdi.
79. ayet: Firavun, kendi kavmini şaşırtıp saptırdı ve onları doğruya yöneltmedi.
80. ayet: Ey İsrailoğulları, andolsun, sizi düşmanlarınızdan kurtardık. Tur’un sağ yanında sizinle vaadleştik ve üzerinize kudret helvasıyla bıldırcın indirdik.
81. ayet: Size, rızık olarak verdiklerimizden temiz olanlarından yiyin, bu konuda azgınlık yapmayın, yoksa gazabım üzerinize kaçınılmaz olarak iner: Benim gazabım, kimin üzerine inerse, muhakkak o, tepetaklak düşmüştür.
82. ayet: Gerçekten Ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.
83. ayet: “Seni kavminden ‘çarçabuk ayrılmaya iten’ nedir ey Musa?”
84. ayet: Dedi ki: “Onlar arkamda izim üzerindedirler, hoşnut kalman için, Sana gelmekte acele ettim Rabbim.”
85. ayet: Dedi ki: “Biz senden sonra kavmini deneme (fitne)den geçirdik, Samiri onları şaşırtıp-saptırdı.”
86. ayet: Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki: “Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?”
87. ayet: Dediler ki: “Biz sana verdiğimiz sözden kendiliğimizden dönmedik, ancak o kavmin (Mısır halkının) süs eşyalarından birtakım yükler yüklenmiştik, onları (ateşe) attık, böylece Samiri de attı.”
88. ayet: Böylece onlara böğüren bir buzağı heykeli döküp çıkardı, “İşte, sizin de ilahınız, Musa’nın ilahı budur; fakat (Musa) unuttu” dediler.
89. ayet: Onun kendilerine bir sözle cevap vermediğini ve onlara bir zarar veya fayda sağlamaya gücü olmadığını görmüyorlar mı?
90. ayet: Andolsun, Harun bundan önce onlara: “Ey kavmim, gerçekten siz bununla fitneye düşürüldünüz (denendiniz). Sizin asıl Rabbiniz Rahman (olan Allah)dır; şu halde bana uyun ve emrime itaat edin” demişti.
91. ayet: Demişlerdi ki: “Musa bize geri gelinceye kadar ona (buzağıya) karşı bel büküp önünde eğilmekten kesinlikle ayrılmayacağız.”
92. ayet: (Musa da gelince:) “Ey Harun” demişti. “Onların saptıklarını gördüğün zaman seni (Onlara müdahale etmekten) alıkoyan neydi?”
93. ayet: “Niye bana uymadın, emrime baş mı kaldırdın?”
94. ayet: Dedi ki: “Ey annemin oğlu, sakalımı ve başımı tutup-yolma. Ben, senin: “İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü önemsemedin” demenden endişe edip korktum.”
96. ayet: Dedi ki: “Ben onların görmediklerini gördüm, böylece elçinin izinden bir avuç alıp atıverdim; böylelikle bana bunu nefsim hoşa giden (bir şey) gösterdi.”
97. ayet: Dedi ki: “Haydi çekip git, artık senin hayatta (hakettiğin ceza: “Bana dokunulmasın”) deyip yerinmendir.” Ve şüphesiz senin için kendisinden asla kaçınamayacağın (azap dolu) bir buluşma zamanı vardır. Üstüne kapanıp bel bükerek önünde eğildiğin ilahına bir bak; biz onu mutlaka yakacağız, sonra darmadağın edip denizde savuracağız.”
98. ayet: “Sizin İlahınız yalnızca Allah’tır ki, O’nun dışında İlah yoktur. O, ilim bakımından herşeyi kuşatmıştır.”
99. ayet: Sana geçmişlerin haberlerinden bir bölümünü böylece aktarıyoruz. Gerçekten, sana Katımız’dan bir zikir verdik.
100. ayet: Kim bundan yüz çevirirse, şüphesiz kıyamet günü o, bir günah-yükü yüklenecektir.
101. ayet: O (yükün altı)nda ebedi olarak kalıcıdırlar. Bu, kıyamet günü onlar için ne kötü bir yüktür.
102. ayet: Sur’a üfürüleceği gün, Biz suçlu-günahkarları o gün, (yüzleri kara, gözleri) gömgök (kaskatı ve kör) olarak’ toplayacağız.
103. ayet: (Dünyada) Yalnızca on (gün) kaldınız” diye kendi aralarında fısıldaşacaklar.
104. ayet: Onların sözünü ettiklerini Biz daha iyi biliyoruz. Tutulan yol bakımından onların daha üst olanları ise: “Siz yalnızca bir gün kaldınız” derler.
105. ayet: Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: “Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak”
107. ayet: “Orada ne bir eğrilik göreceksin, ne de bir tümsek.”
108. ayet: O gün, kendisinden sapma imkanı olamayan çağırıcıya uyacaklar. Rahman (olan Allah)a karşı sesler kısılmıştır; artık bir hırıltıdan başka bir şey işitemezsin.
109. ayet: O gün, Rahman (olan Allah)’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.
110. ayet: O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilir. Onlar ise, bilgi bakımından O’nu kavrayıp kuşatamazlar.
111. ayet: (Artık bütün) Yüzler, diri, kaim olanın önünde eğik durmuştur ve zulüm yüklenen ise yok olup gitmiştir.
112. ayet: Kim de bir mü’min olarak, salih olan amellerde bulunursa, artık o, ne zulümden korksun, ne hakkının eksik tutulmasından.
113. ayet: Böylece Biz onu, Arapça bir Kur’an olarak indirdik ve onda korkulacak şeyleri türlü şekillerde açıkladık; umulur ki korkup-sakınırlar ya da onlar için düşünme (yeteneğini) oluşturur.
114. ayet: Hak olan, biricik hükümdar olan Allah Yücedir. Onun vahyi sana gelip-tamamlanmadan evvel, Kur’an’ı (okumada) acele etme ve de ki: “Rabbim, ilmimi arttır.”
115. ayet: Andolsun, Biz bundan önce Adem’e ahid vermiştik, fakat o, unutuverdi. Biz onda bir kararlılık bulmadık.
116. ayet: Hani Biz meleklere: “Adem’e secde edin” demiştik, İblis’in dışında (diğerleri) secde etmişlerdi, o, ayak diremişti.
117. ayet: Bunun üzerine dedik ki: “Ey Adem, bu gerçekten sana ve eşine düşmandır; sakın sizi cennetten sürüp çıkarmasın, sonra mutsuz olursun.”
118. ayet: Şüphesiz ki, senin acıkmaman ve çıplak kalmaman orda (cennette kalmana bağlı)dır.”
119. ayet: Ve gerçekten sen burada susamayacaksın ve güneş altında yanmayacaksın da.”
120. ayet: Sonunda şeytan ona vesvese verdi; dedi ki: “Sana sonsuzluk ağacını ve yok olmayacak bir mülkü haber vereyim mi?”
121. ayet: Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi, üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp-örtmeye başladılar. Adem, Rabbine karşı gelmiş oldu da şaşırıp-kaldı.
122. ayet: Sonra Rabbi onu seçti, tevbesini kabul etti ve doğru yola iletti.
123. ayet: Dedi ki: “Kiminiz kiminize düşman olarak, hepiniz ordan inin. Artık size Benden bir yol gösterici gelecektir; kim Benim hidayetime uyarsa artık o şaşırıp sapmaz ve mutsuz olmaz.”
124. ayet: “Kim de Benim zikrimden yüz çevirirse, artık onun için sıkıntılı bir geçim vardır ve Biz onu kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz.”
125. ayet: “O da (şöyle) demiş olur: -Ben görmekte olan biriyken, beni niye kör olarak haşrettin Rabbim?”
126. ayet: (Allah da) Der ki: “İşte böyle, sana ayetlerimiz gelmişti, fakat sen onları unuttun, bugün de sen işte böyle unutulmaktasın.”
127. ayet: İşte Biz ölçüsüzce davrananları ve Rabbinin ayetlerine inanmayanları böyle cezalandırırız; ahiretin azabı ise gerçekten daha şiddetli ve daha süreklidir.
128. ayet: Kendilerinden önceki nesillerden nicelerini yıkıma uğratmamız, onları doğruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onların kaldıkları yerlerde (tarihi kalıntıları üzerinde) gezinip duruyorlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır.
129. ayet: Eğer Rabbinden geçmiş bir söz ve adı konulmuş (belirlenmiş) bir süre (ecel) olmasaydı muhakkak (yıkım azabı) kaçınılmaz olurdu.
130. ayet: Şu halde onların söylediklerine karşı sabırlı ol, güneşin doğuşundan ve batışından önce Rabbini hamd ile tesbih et (yücelt). Gecenin bir bölümünde ve gündüzün uçlarında da tesbihte bulun ki hoşnut olabilesin.
131. ayet: Onlardan bazı gruplara, kendilerini denemek için yararlandırdığımız dünya hayatının süsüne gözünü dikme. Senin Rabbinin rızkı daha hayırlı ve daha süreklidir.
132. ayet: Ehline (ümmetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz senden rızık istemiyoruz, Biz sana rızık veriyoruz. Sonuç da takvanındır.
133. ayet: Dediler ki: “Bize kendi Rabbinden bir ayet (mucize) getirmesi gerekmez miydi?” Onlara önceki kitaplarda açık belgeler gelmedi mi?
134. ayet: Eğer Biz onları bundan önceki bir azap ile yıkıma uğratmış olsaydık, şüphesiz diyeceklerdi ki: “Rabbimiz, bize bir elçi gönderseydin de, küçülmeden ve aşağılanmadan önce Senin ayetlerine tabi olsaydık.”
135. ayet: De ki: “Herkes gözetlemektedir; siz de gözleyip durun. Sonunda, dümdüz (dosdoğru) yolun sahipleri kimlermiş ve doğru yola ulaşan kimlermiş, pek yakında öğreneceksiniz.”
Taha Suresinin Fazileti
Taha Suresi fazileti, hayatında herhangi bir sıkıntıya düşen kimselerin okuması tavsiye edilen bir suredir. Ayrıca bu sureyi okumaya devam eden kişilere büyük müjdeler vardır. Peygamber Efendimiz’in bir hadis-i şerifte buyurduğu gibi: ‘’ Her kim Taha Suresini okumaya devam ederse, Kıyamet günü muhacir ve ensar sevabı verilir’’ (Beyzavi Tefsir (2/63)
Taha Suresi Dinle
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Rüyada yangın çıkarmak, rüya sahibinden kaynaklanacak bir takım kötü olaylara işaret etmektedir. Rüya sahibinin attığı adımlar ya da söylediği bazı sözler neticesinde toplumda kargaşanın çıkacağına, mevcut düzensizliğin ya da ayrılık olaylarının sorumlusu olacağına delalet etmektedir. İnsanların kendisini izlediği ve davranışlarını örnek aldığı bir konumda bulunan kişi, gerçekleştirdiği olumsuz eylemlerle kendinden sonrakilere de kötü bir rol model olacağına işaret etmektedir. Ayrıca halkın inanç anlamında doğru yoldan ayrılacağına, bir takım ayrılıkçı fikirlerin ortaya atılarak birlik ve beraberliğin bozulacağına ve güzel fiilleri bırakarak günaha dalacaklarına işaret etmektedir. Rüyada yangın çıkarıp her yerin yandığını görmek, kişilerin arkasından konuşup gıybetini yaparak aralarındaki muhabbeti bozmaya, böylelikle onları birbirlerine düşürmeye delalet etmektedir.
Rüyada Yangın Çıkması
Rüyada yangın çıkması, tabircilerin genellikle bir takım toplumsal karışıklık çıkması olarak yorumladığı bir durumdur. Bununla birlikte sıkıntılı bir dönemin yaklaştığına işaret olarak görülür. Rüya sahibinin yakınlarında bulunanların arasının açılacağına, yaşanan bazı olumsuz olaylar ve edilen kötü sözler neticesinde birbirlerine düşeceğine delalet eder. Söz konusu rüyada yangın olayı sabit bir yerde gerçekleşmeyip başka bölümleri de kaplıyorsa birden fazla kişinin sıkıntılarla uğraşacağına yorulur. Kişinin rüyada gördüğü yangın eğer evinin içinde gerçekleşiyorsa, hane halkı ile bir takım problemler yaşayacağına; sokakta ya da mahallede gerçekleşen yangın olayında da evinin yakınında oturan kişilerle yaşanacak bazı sıkıntılara delalet etmektedir.
Rüyada Yangının İçinde Kalmak
Rüyada yangının içinde kalmak, rüyaya muhatap olan kişi, çevresinde çıkan bir yangının içinden çıkamadığını görüyorsa eğer, yaşamında bir takım problemlerle karşılaşacağına işaret etmektedir. Kişinin razı olmadığı fiiller gerçekleştireceğine, bu durumun sonucu olarak da farklı alanlarda bazı sıkıntılarının ortaya çıkacağına delalet eder. Kimi rüya tabircilerinin yorumuna göre de yangın içinde kalma durumunun, muhatap olan kişinin hayatında yaşadığı zorluklardan sıyrılacağına ve rahatlığa kavuşacağına işaret ettiği söylenir.
Rüyada Yangın Çıkarmanın Psikolojik Tabiri
Rüyada yangın çıkarmanın psikolojik tabiri, kişinin yaşadığı problemli dönemden kaynaklanan ya da karakteristik özelliklerinin getirdiği öfkeli ve sinirli olma durumunun sonucudur.
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun:
Rüyada içli köfte görmek, rüyayı gören kişinin eşinin çok becerikli ve hamarat olacağına delalet eder. Aynı zamanda bu rüyayı bekar birinin görmesi ailesi olmadan yolculuk yapacağına veya uzak bir yerde okuyacağına yorulmaktadır.
Rüyada İçli Köfte Yemek
Rüyada içli köfte yemek, rüyayı gören kişinin ev ihtiyaçlarını sıkıntısız ve eksiksiz karşılayacağına delalet eder. Ayrıca bu rüyanın bir diğer anlamı ise bol kazanca, düzenli ve güzel bir ev hayatının olacağına tabir edilmmektedir.
Rüyada İçli Köfte Yapmak
Rüyada içli köfte yapmak, rüyayı gören kişinin erkek ve kadın olması rüyanın yorumunu değiştirmektedir. Eğer rüyayı gören kişi erkek ise, aile hayatında sorunlar ile karşılaşacağına ve eşinin yaptıklarından memnun olmayacağına delalet eder. Fakat rüyayı gören bir kadın ise, yemek ve ev işlerinde becerikli olup eşini mutlu edeceğine tabir edilmektedir.
Rüyada İçli Köfte Almak
Rüyada içli köfte almak, rüyayı gören kişinin kazancının bol olmasına tabir edilir. Ayrıca kişinin helal ve bol kazançlar elde edeceğine ve sıkıntısız hayat yaşayacağına delalet etmektedir. Bu rüyanın bir diğer anlamı ise, bazı alimlere göre zenginlik anlamında yorumlanmaktadır.
Rüyada İçli Köfte Satmak
Rüyada içli köfte satmak, rüyayı gören kişinin can sıkıcı günler geçireceğine ve bu sebeple ailesi tarafından destekleneceğine, yaşadığı sıkıntıların maddi yönde olacağına delalet etmektedir. Ayrıca bu rüyayı gören kişinin bu can sıkıcı sorunları sevdiği insanların destekleri ile atlatacağına da yorulmaktadır.
Rüyada İçli Köfte Dağıtmak
Rüyada içli köfte dağıtmak, rüya sahibinin iyi davranışlar sergileyeceğine, maddi imkanlarını başkalarına yardım şeklinde yarar sağlamaya kullanacağına delalet etmektedir. Ayrıca rüyada içli köfte dağıtmanın bir diğer anlamı ise, bir çok insanın kalbinde yer edeceğine yorumlanmaktadır.
Rüyada İçli Köfte Açmak
Rüyada içli köfte açmak, rüyayı gören kişinin güzel ve mutlu bir hayat yaşayacağına delalet etmektedir. Aynı zamanda aşk hayatının da güzel ilerleyeceğine, inatçı bir insanla karşılaşacağına da tabir edilir. Bu rüya bazı alimlere göre pek hayra yorulmamaktadır.
Rüyada Başkasının İçli Köfte Yaptığını Görmek
Rüyada başkasının içli köfte yaptığını görmek, rüya sahibinin ailesi ile tartışma yaşayacağına ve sıkıntılar çekeceğine delalet etmektedir.
Bu yazımızda size faydalı olabilir. Lütfen okuyun: