Müridin Mürşidiyle İlgili Dikkat Etmesi Gereken Bazı Edepler

Şeyhi ona bir şey sormadan söz söylememelidir. Kendi durumunu mürşidine açıkladıktan sonra bir şey istemeden verecek karşılığı beklemelidir. Birisi şeyhine bir şey sorarsa kendisi cevap vermemelidir. Mürşidinin bulunduğu toplulukta yüksek sesle konuşmamalıdır. Çünkü bu çok kötü bir edepsizliktir. Bize anlatıldığına göre bir gün. İmam Züfer abdest alıyordu, hocası İmam-ı A’zam Ebu Hanife (rah) onun yanından … Continue reading "Müridin Mürşidiyle İlgili Dikkat Etmesi Gereken Bazı Edepler"

Mürşid-i Kamili Ziyaret Adabı

Her Mümin önce, ziyaret için gittiği mürşid-i kamili, Allah ve Resülü’nün bir emaneti olarak görmelidir. Ona karşı yapacağı hürmetin, aslında Allah ve Resülün’e yapılan bir hürmet çeşidi olduğunu bilmelidir. Herkes, kalbindeki Allah ve Peygamber aşkını, kendisindeki edep ve hürmet anlayışını, velilere karşı tavrıyla ölçebilir. Bir insan, kendi zamanında yaşayan kamil mürşitlere ve Rabbani alimlere ne … Continue reading "Mürşid-i Kamili Ziyaret Adabı"

Tepeören Sohbeti

Gavsımızın (Seyyid Abdülbaki (k.s) yapmış olduğu sohbetin aynısını sizlerle paylaşacağız inşallah. Size birkaç şey söyleyeceğim… Bu Nakşibendi tarikatının gayesi, Allah’u Teala’nın rızasıdır. Bu tarik-i alanın gayesi, emri bil maruf nehyi anilmünkerdir. Allah’u Teala’nın emrini yerine getirmek, Allah’u Teala’nın yasak ettiği hareketlerden uzak kalmaktır. Hepsi gaye budur. Bu da insanın gaye kalbini nakşetmektir. Buda ibadettir. Allah’u … Continue reading "Tepeören Sohbeti"

Rabıta Nedir Nasıl Yapılır?

  Mustafa İsmet Garibullah, Büyük şeyh Efendi (k.s) Risale-i Kudsiye’sinde: Rabıtayı şerifinin, Tarikati Aliyye-i Nakşibendiye de rükn-ü a’zam (en büyük temel) olduğunu beyan eden bapta şöyle buyurdu. -Eğer bin yıl sen etsen ah-ü vahı -Ne mümkün bulasın böyle o şahı -Gözet sen kamil insandan o şahı -Girip gönlüne bul şaha rahı -Gönül rabt et hemen … Continue reading "Rabıta Nedir Nasıl Yapılır?"

Rabıta Delili Kabul Edilen Ayet

Şu ayeti kerime de rabıtaya delil kabul edilmiştir: “O kadın (Züleyha) andolsun, ona (Yusuf’a) musallat olmayı kafasına koymuştu. Eğer Rabbinin burhanını görmemiş olsaydı, o da o kadını arzulamıştı. İşte biz ondan fenalığı ve fuhşu ber-taraf edelim diye burhan gönderdik. Çünkü Yusuf ihlasa erdirilmiş kullarımızdandı.”[1] ayetin tefsirinde burhan şöyle açıklanmaktadır. Burhan’dan maksat Yakub’ın (a.s) suretinin bir … Continue reading "Rabıta Delili Kabul Edilen Ayet"

Rabıtanın Reddiyesine Cevaplar

“Biz her Peygamberi, ancak Allah’ın izni ile kendisine itaat olunmak için gönderdik. Eğer onlar, nefislerine zulmettikleri zaman sana gelip, Allah’tan mağfiret dileseler ve peygamber de onlara mağfiret dileseydi, elbette Allah’ı tövbeleri ziyadesiyle kabul edici ve çok esirgeyici bulacaklardı”[1] ayeti ve:  “Bana Selat-u selam getiren ve beni Allah’a vesile kılanlara şefaatim gerçekleşir.”[2]  “Vesile, Allah katında kendisinden … Continue reading "Rabıtanın Reddiyesine Cevaplar"

Rabıtanın Maksadı

İkinci olarak rabıtaya şu Ayeti delil olarak söylerler: “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve O’na yaklaşmaya vesile arayın ve onun yolunda cihat edin. Ta ki muradınıza eresiniz.”[1]  Bu ayette geçen vesilenin umumi olduğu ve rabıtanın da bu vesilelerden biri olarak kabul edilmesi gerektiği ileri sürülmüştür. Kur’an-ı Kerimde iki yerde vesile terimi, Allah’a yaklaşmak için yakınlığından … Continue reading "Rabıtanın Maksadı"

Rabıtanın Delilleri

Ma’nevi hallerin bir şeyh’ten diğerine rabt-ı kalb ile aktarılmasının usulü diye bileceğimiz rabıta hakkında “Mektubat‘tan sonra en detaylı bilgi veren eser Mevlana Halid-i Beğdadi’nin “er-Risale fi hakkı’r Rabıta’sı, Abdülhakim Arvasi’nin “Rabıta-ı Şerife‘si, İbrahim Hilmi el-Kadiri’nin “Medaricül-Hakika fi’r-Rabıta’ın de ehli’t tarika’sı Es’ad Sahib’in “Nuru’l Hidayeti ve’l Irfan’ı ve Mevlana Halidin halifelerinden Hasan es-Düseri’nin “er-Rahmetü’l Habıta fi … Continue reading "Rabıtanın Delilleri"

Muhabbet

Feyzin artmasına başlıca sebeptir. Bir müritte bu şey ne kadar çok olursa feyzinde o kadar artacağından hiç şüphe yoktur. Feyz alabilmenin birinci unsuru mürşide muhabbettir. Ancak bu muhabbetin sun’i ve tekellüfsüz yani gösteriş veya zorlamakla değil sıdk ve yakin üzere olması lazımdır. Zira muhabbet, müridin içinden mürşidin içine akan bir nehri manevi ve deruni bir … Continue reading "Muhabbet"

Tasavvuf ve Teslimiyet

Rivayete göre Şeyh Abdulkadir Geylani’ye (k.s) dervişlerinden bir ziyaretçi geldiği zaman, kendisine haber verilir, o da halvethanesinden çıkar, kapıyı hafifçe açar, onunla müsafaha eder, kendisine selam verir, onunla oturmadan halvetine dönerdi. Dervişlerden olmayan birisi geldiği zaman ise; çıkıp onu karşılar, beraber oturur, onunla sohbet ederdi. Onun dervişlerin yanına çıkmayı terk etmesi ve onların dışındakilerin yanına … Continue reading "Tasavvuf ve Teslimiyet"