Yeminin sözlük anlamı kuvvettir. Dinde kullanılan manası ise bir işi yaparken veya yapmak için verilmiş olan karara kuvvet kazandırmak amacı ile Allah (c.c.)’a and içmektir. Vallahi, Billahi, Tallahi kelimeleri ise kasem sureti olan yeminlerdir. Yani Allah (c.c.)’ın zatına ya da isimlerinden herhangi birine veya sıfatına and içilmesi manasına gelmektedir. Ancak Allah (c.c.)’ın sıfatlarından başka hiçbir şeye yemin edilemez. Peygamberler, Kabe ya da yaratılmış herhangi bir varlığa yemin edilmesi caiz olarak kabul edilmemektedir.
Vallahi, Billahi ve Tallahi kelimelerinin ağız alışkanlığı olmaması gerekmektedir. Zira ağızdan çıkan her bir kelimenin geri dönüşü olmamaktadır. Yemin içtikten sonra, yemine uymamak kefaret gerektirmektedir. Yemin ile ilgili hükümler arasında helal olanı haram kılmak da yemin sayılmaktadır. Örneğin, “Bu sudan içersem bana haram olsun” dendiğinde yemin etmiş olunmaktadır. Sonrasında belirtilen suyu içmek, kişinin kefaretini gerektirmektedir. Vallahi, Billahi kelimeleri yemin midir sorusuna yanıt olarak Allah (c.c.)’ın zatına yemin edilmesinden dolayı, and içmek olarak ifade edilmektedir.
Eğer bir kişi farkında olmadan ya da doğru olduğunu sandığı bir şey için Vallahi diye yemin ediyor ise lağıv yemin (boş yere yemin) etmiş olmaktadır. Bu gibi durumlarda yemin eden kişi için kefaret gerekmez. Ancak bağışlanması umulabilir. Bilerek ve yalan söyleyerek yapılan yemin ise Gamus yemindir. Bu oldukça büyük bir günah olarak sayılır ve yalan yere yemin eden kişinin bağışlanması için kefaret dahi yeterli olmaz. Helallik alarak ve zayiatı yerine getirmesi durumunda, tevbe etmesi gerekmektedir.
Gelecekte olması mümkün olan konularda yemin etmek ise mün’akid yemin, yani şarta bağlı yemin olarak adlandırılır. Kişinin gelecekte yapmak istediği bir şeyi gerçekleştireceğine dair yemin etmesi, ancak gerçekleştirememesi durumunda ise yemin bozulur ve kefaret ödemesi gerekmektedir.