Sahabe-i Kiramdan ‘Udabe ibni Samit (Radıyallahu Anh) şöyle anlatmıştır:
Dostum Rasulüllah (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) bana yedi haslet ile vasiyette bulunmak üzere buyurdu ki:
“Parça parça edilseniz de yahut iyice yakılsanız da veya asılsanız da Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmayın. Kasıtlı olduğunuz halde namazı bırakmayın. Her kim (namazın önemini hafife alarak)onu bırakırsa, muhakkak ki o kişi (İslam) millet(in)den çıkmış olur.
Günah işlemeyin, çünkü gerçekten o, Allah’ı gazaplandırır. Bir de içki içmeyin, zira muhakkak o, bütün hataların başıdır.” (Muhammed ibni Nasr el-Mervezi, es-Salat, no:920; Heysemi, Mecma’u’z-zevaid, no:7114, 4/393; Süyuti, ed-Dürrü’l-mensur:3/54)
Büreyde (Radıyallahu Anh)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasulüllah (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“Bizimle o (münafık ola)nlar arasındaki ahid namazdır. Onu terk eden muhakkak kâfir olmuştur.” Yani namazı hafife alırsa bu iş onu kâfirliğe kadar götürür. (Beyhaki, Şu’abu’l-iman, no:2538, 4/291; es-Sünenü’l-kübra, 3/366; Tirmizi, İman, no:2621, 5/13; Nesai, es-Salat, no:462, 1/231; İbni Mace, İkame, no:1079, 1/342; Ahmed ibni Hanbel, el-Müsned, 5/346; İbni Ebi Şeybe, el-Musannef, no:31035, 11/34; İbni Hibban, el-İhsan, no:1452, 3/8; Hakim, el-Müstedrek: 1/6-7; el-Lalkai, Şerhu’s-sünne, no:1518-1520, 2/821)
İbni Ömer (Radıyallahu Anhüma)dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Rasulüllah (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“Ümmetim içerisinde kızdı mı adamı öldüren, verdiği kararda rüşvet alan, namazları zayi eden, şehvetlerine uyan ama hiçbir sancağı geri çevrilmeyen (sözleri iki edilmeyen) kimseler olacaktır.”
O zaman: “Ya Resulellah! Onlar mümin midirler?” denilince:
“İmanlı olduklarını inkâr edecekler (fakat onlarda gerçek iman ne gezer?!)!” buyurdular. (İbni Merduyeh, Süyuti, ed-Dürrü’l-mensur:10/100)
“Dinin Direği Müminin Miracı Namaz” Ehl-i Sünnet uleması bu gibi hadis-i şerifleri: “Eğer kişi inkâr ederek, hafife alarak veya alay ederek namazı terk ederse kâfir olur.
Yok eğer tembelliğinden böyle yapıyorsa, kâfir olmaz ama kâmil manada bir mümin de olamaz” şeklinde yorumlamıştır ki doğrusu da budur.
Zira Ehl-i Sünnet’e göre tembellik yüzünden hiçbir amelin terki insanı kâfir etmez.